30 Aralık 2019 Pazartesi

Sonu Güzel Bitsin.


Yukarıdaki fotoğraf Prosinecki hocamın ilk döneminde Horanta ekibi olarak bizlerin ve dahi muhtemelen bütün Kayserispor'luların hep hayalini kurduğu, hep görmek istediği bir fotoğraftı. Biraz geç oldu bir araya gelmeleri ama nihayet geldiler. Şimdi söyleyeceklerime iyi kulak verin.

Robert Prosinecki gibi dünya futbolunda adı hala ağırlığını koruyan bir ismi, Bosna Hersek Milli Takımı ile Euro 2020'nin kapısından kıl payı dönen ve hala baraj maçları ile gitme şansı olan bir takım bırakan teknik direktörü, 10 puanla lig sonuncusu olduğun ve maddi imkansızlıkların ayyuka çıktığı bir dönemde hala takımının başına getirebiliyorsan ve hala o gücün varsa NET büyük bir camiasın. Bunun tartışmaya açık hiç bir tarafı yok. 

Aslında Kayserispor'un yarattığı intibanın ne olduğunu ben dahil çoğumuz bilmiyoruz ya da farkında değiliz. Nasıl kullanılması gerektiğini bilmiyoruz. Ne yapmamız gerektiğine dair aklımızda hiç bir şey yok. Gücümüzün, sinir dayanma noktamızın ne kadar yukarılarda olduğunu nedense anlamak istemiyoruz. Ama Bülent Kaptan bunu biliyor. Ne zaman konuşsam bana hep söylediği şu oldu. "Kayserispor'un büyüklüğünün kimse farkında değil. Sende değilsin aslanım."

Haklısın kaptan. Hiç birimiz değiliz. Senin dışında.

Robert Prosinecki açıklandığından beri yılgınlığa düşen ben, sen, o, biz kısaca hepimizin damarlarında akan kanın sıcaklığı değişti, kalp ritmimiz hızlandı. İhtiyacımız olan şey aslında buydu. Sürecin Bülent Bölükbaşı ile başladığı gerçeğini unutmamak lazım. Ama şu anda hepimizin nabzı 1500.

Emeği geçen her kim varsa bu işte, bu heyecanı yaşamamıza vesile olan her kim varsa, başta Sn. Berna Gözbaşı başkanım olmak üzere, kaptanım Bülent Bölükbaşı'na, Prosinecki için ilk temasın kurulmasında katkısı sonsuz olan o adı bende saklı kahramana sonsuz teşekkürler.

Biz bu heyecanı hissetmeyeli baya olmuştu hani. Sonu güzel bitsin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum sizin...