Kamp Günlüğü: Doğum Günü Çocuğu

İki gün önce Ömer Bayram' ın doğum günü kutlandı Seefeld' de. Bizde işlerden güçlerden vakit bulamadık şimdiye kadar. Öncelikle buradan Ömer Bayram' a " Hayırlı ve Uzun Ömürler, Nice Kayserispor' lu ve Başarılı Yıllar " dileyelim sonra kampta oluşan havayı fotoğraflardan anladığımız kadar az biraz irdeleyelim.

Bir kaç gün önce Mouche' nin takıma katılması esnasında Yabancı Futbolcuların ayrı takıldığını görmüştük. Bazıları bu durumu yadırgamış olabilir ama normaldir. Her zaman aynı dili konuştuğun insanlarla daha iyi anlaşır, birlikte olmak istersin. Bunu bir köşeye yazalım bir kere. Doğum günü fotoğraflarında da görüldüğü üzere ortam güzel ve sıcak. Bir de Şota gerçeği var.

Geçtiğimiz sezon çok kızdığım, çok eleştirdiğim Şota' yı ne olursa olsun çok seviyorum. Kasap sevdiği deriyi yerden yere vururmuş hesabı hep başarılı olmasını istediğimizden midir nedir, çok eleştiriyoruz. Yukarıda ki fotoğrafla " Bizim Şota " demekte haklı olduğumuzu bir kez daha anladım. Futbolcusunun doğum günü partisi var ve doğum günü çocuğu sanki kendisiymiş kadar eğleniyor. Islık çalmalar falan...

Kamp Günlüğü: Mouche #11

Mouche' nin muhtemel sırt numarası da belli oldu. Twitter profiline koyduğu fotoğrafa bakılırsa Arjantin Milli Takımında da giydiği #11 numaralı formayı ıslatacak Kayserispor' da. Güzel güzel...

Bu da Arjantin Milli Takımında ki hali...

Kamp Günlüğü: Mouche Nihayet Seefeld' de

Yeni transferimi Mouche Avusturya kampına katıldı. Hepimize hayırlı olsun... Bu elemanı getirmek için emek ve zaman harcayan herkese teşekkürler. Çok önemli bir oyuncu kazandırdılar takıma. Her ne kadar gündem olmayıp son dakika girilmese de...

Kamp Günlüğü: Kayserispor 5 - 1 Spezia Calcio

Avusturya kampı devam ediyor. Bugün ilk hazırlık maçı oynandı. Hakim bir oyun ve farklı bir skorla İtalya Seri B takımlarından Spezia Calcio karşısında galip geldi Kayserispor. Goller Bobo (2), Biseswar, Kujoviç ve Berkay' dan geldi. 

Bugün dikine pas yapma ve oyunu kısa paslarla rakip yarı sahaya taşıma özelliğimiz göze çarptı. Cleyton bu konuda tek kelime ile harika. Nereden çıktı bu adam diyenlere 2 hazırlık maçında gerekli cevabı verdi oynadığı futbol ile. Geçen yıl sık sık gördüğümüz defansın arkasına atılan uzun topların şu iki maçta esamesi okunmadı. Hep ara pas denedik. Bir diğer güzel olan konu da hücum pres yaparak top kazanmamız ve tehlike yaratmamızdı. Önde çok koşan bir forvete sahibiz artık. Bobo bugün güzel işler yaptı. Ömer Bayram kanatlarda istekli ve arzuluydu. 

Bir de bizim takımda Eren Güngör gerçeği var. Arkadaş bu eleman tam bir profesyonel. Bugün sağ bekte denedik, yılların beklerine inat asist yaptı, öyle güzel bir orta geldi ki 2 yılda 70 maç oynayan sol bekimiz Hasan Ali' den göremedik bunları.

Eksikler var ama transferlerle giderilecek. Mouche ve Malik Fathi transferleri prensipte bitti. Ufak tefek detaylar halledilir halledilmez kampa katılacak her iki isimde. Bir stoper transferi ile sanırım listeyi tamamlayacağız.

Ve Cangele. Bugün 70. dakikada oyuna girdi. Çoğumuzun oyuna girişinden haberi olmadı ama orta saha da yaptığı top kontrolü ile reyiz " BEN BURDAYIM " dedi. Allah sakatlık vermesin.

Her şey iyi gidiyor, daha iyi olacak. Daha güzel günler göreceğiz inşAllah. Biraz sabır gösterir ve destek verirsek eğer geçen yıl yaşadığımız sıkıntıları bu yıl yaşamayacağız...

Kamp Günlüğü: Bisiklete Binmece

Allah' tan Bobo' yu transfer etmişiz. Onun sayesinde kampın nasıl gittiğini, neler yaptıklarını görüyoruz. Yukarı da ki fotoğrafta göründüğü üzere Cangele reyiz, Bobo ve Cleyton bisiklet ile Seefeld sokaklarında turluyorlar. En sevindirici konu da Cangele reyizin yüzünün Kayseri' ye geldiğinden bu yana sürekli gülüyor olması... İyi ki varsın Bobo Deyvison :)

Kamp Günlüğü: Köy Odası

Bizim oralarda köy odaları olur. Muhtarlık toplantıları yapılır, köyün ihtiyar heyeti toplanır, boş zamanlarında da muhabbet ehli inasanların uğrak yeridir. Hoş günümüzde kalmadı ama zamanında vardı yani. Bobo' nun İnstagram' da ki fotoğrafını görünce aklıma o toplantılar geldi. Cangele reyiz başta olmak üzere saat istikametinin tersine doğru; Riveros, Cleyton, Bobo, Biseswar. İçlerinde ki tek Türk giydiği beyaz çorap ve terlik kombinasyonu ile kendisini ele veren Ömer Bayram olmuş :)

Kamp Günlüğü: Yeni Sezon İdman Formaları.

Bu fotoğrafı görüp umutlanmak istiyorum. Her sene ki standart antrenman formalarından, eşofmanlarından sıyrılıp nihayet farklı bir şey denedik sanırım düşüncesi nicedir peydah olmuş durumda bende. İş lansmana gelince "0" olsakta, en azından umutlanmak istiyorum...

Ekstra bilgi; Kayseri' ye gelip Erciyes' in havasını alan Eren arkasına Erciyes motifli dağ olmadan röportaja çıkmam demiş : )

Taş Yerinde Ağırdır

Güneştim, doğdum, yükseldim ve batıyorum. Kaka' nın özeti bu olsa gerek. En zirveye çıktığı yerde kalamadı ve şimdi sonu belli olmayan bir yola doğru gidiyor. Ne kadar futboldan uzak kalsa da onun bir adı, bir şekli var. İki eli omuz hizasına kalkan ve gol sevincini öyle yaşayan adam. Kaka. Bir kez daha anladım ki; " Taş Yerinde Ağırdır... " hemşerim.

Kamp Günlüğü: Bobo ve Ayakkabıları!

Anadolu futbolunun duayeni, Fanatik gazetesinde Hakan Can ile birlikte güvendiğim yegane isim Tunç Kayacı bizim uşak Bobo ile röportaj yapmış. Röportaj güzelde ben fotoğrafa bayıldım. Ne akıllı fotoğrafçılarımız var bizim :)

Müslüman Mahallesinde Salyangoz Satıyorsunuz

Bunun başka bir adı yoktur. Anlayış farklı, zihniyet farklı, görüş farklı. Her fırsatta şehir takımına sahip çıkmıyor diye yırtınan büyüklerimiz yine bir skandala imza atmışlar. Son aldığımız duyumlara göre Büyükşehir Belediyesince Sümer stadyumunun kullanım hakları bir süreliğine Gs' nin yaz okullarına verilmiş. Eğer ki bunlar doğruysa, bu haberlerin aslı varsa söyleyeceklerim var... Arkadaş daha düne kadar küfrediyordunuz ya siz bu takıma. Şimdi ne oldu?

Bakın şu açıklamalar Devletlu Padişahımız Efendimiz Özhaseki Sultana ait; 

"Biz burada tek yürek olduğumuz sürece onlara kafa tutacak çok gücümüz ve irademiz var. Biz onların burunlarından fitil fitil getiririz

Büyük olduğunu zanneden gariplerin bu tür hareketler içerisine girmeleri kendilerini alçaltır ve küçültür."

Bu açıklamaları zatı şahaneleri 22 Aralık 2011 de " AmBARAT " krizinin patlak vermesi ile yapmış. Sonrasında da benzeri açıklamalar geldi. Hedef tahtasına Gs' yi oturtan muhterem sultanımız salladıkça sallamıştı o günlerde... Bugüne geldik ve bir baktık ki, arkadaşlara yani o durmadan sallanan İstanbul takımına Kayserispor, Erciyesspor, Şekerspor yahut diğer amatör takımlarımız istese bin bir türlü bahane uydurulacak Sümer Kompleksi altın tepside sunulmuş. ( Altını çizelim, duyumun doğru olması ihtimaline karşı konuşuyoruz bunları ) Bunun adı en hafif tabiriyle terbiyesizliktir. Demek ki neymiş sultanım. Büyük lokma yiyeceksin ama büyük laf konuşmayacaksın.

Biz gece gündüz bir yerlerimizi yırtalım, "bu şehrin insanı şehrinin takımına sahip çıksın, çocukları şehrinin takımını tutsun, memleket davasına sahip çıksın" diye elimizden ve dilimizden gelen her şeyi yapalım, sen tut şehrin en güzel spor tesisini bir İstanbul takımına PEŞKEŞ çek. 

Müslüman Mahallesinde Salyangoz Satılmaz padişahım. Bunu en iyi sen bilirsin... Uğruna çok şey feda ettiğini her fırsatta söylediğin şehrine bu konuda da sahip çıkmazsan o şehrin çocukları bir gün senin başını yer. Aha da ben seni uyardım. Bundan sonrası sana kalmış...

Mouche Transferi

Bir kaç gündür HorantaNet te haberini yapmaktayız malum. Arjantin' in güçlü ekiplerinden Boca' lı Pablo Mouche ile çok ciddi şekilde ilgieniyoruz. Bu haberi de ilk biz vermiştik oradan zaten. Neyse. Ciddi gelişmeler var transfer ile ilgili...

Öncelikle transferin gerçekleşme ihtimali düşükten yükseğe doğru ivme kazandı onu belirtelim.Yaklaşık 15 gündür transfer ile ilgili ciddi gelişmeler vardı. Sürekli irtibat halinde olduğumuz bir isimdi Mouche. Amrabat' ın gidişi ile Şota bu oyuncunun kesinlikle transfer edilmesini istedi ve Süleyman Hurma bütün dinamiklerini devreye soktu. Öncelikle Boca' ya transfer için müracaat edildi. Boca'nın transfer konusunda oyuncunun tavrını görmesi üzerine görüşmeler başladı. Aynı anda Cangele' den transferde yardımcı olması istenildi. Ve kaptan kendisine düşeni fazlasıyla yaptı. Oyuncu ikna olacaksa eski takım arkadaşı Cangele' nin emeği yadsınamaz. Oyuncunun kulubünden ayrılmak istiyor olması bizim için avantajdı. 

Yaklaşık 1 hafta önce ilerleyen gelişmeler üzerine biz HorantaNet te haberini verdik. Sonrasında gelişmeler büyüdü. Özellikle dün hazırlık maçı izlerken Aslı Pelit ( 10' ların Kıtası programının yapımcısı ve sunucusu ) Mouche ile ilgili olarak " Mouche' yi Türkiye' ye yolluyoruz " twitini attı. Gece yarılarına kadar haber bekledik ancak beklenilen haber gelmedi. Bugün ise bundan bir kaç saat kadar önce Mouche FoxSports Arjantin kanalına transferi ile ilgili önemli açıklamalar yaptı. Bunlardan en önemlisi ise; " Türkiye' de mutlu olacağıma inanıyorum, ancak Boca' dan ayrıldığıma üzgünüm. " kısmı idi.

Kendi cephemizden de olumlu haberler aldık. Konuyu şöyle bağlayalım. Mouche transferinin olma ihtimali inanılmaz yükseldi. Olursa harika olur. Son zamanların popüler meyvesi çileği biz yemiş oluruz. Olmazsa ( ki kimse element uydurmaya çalışmasın, bu ihtimal çok düşük ) bir büyük transfer ile daha adımız anılmış ama alternatiflerine yönelmiş oluruz. Üstünde durmamız gereken konu; Kayserispor artık yıldız satarken ALABİLECEK kadar da güçlü bir kulüp olmuştur...

Bildiklerimin hepsini paylaştım. Ekstrası olursa yine paylaşırım. Daha Amrabat' ın transferi ile ilgili bana küfredenlere karşı verilecek cevabi yazı var sırada : ) İyi akşamlar ve şimdiden herkese Hayırlı Ramazanlar...

Daha Çok Erken

Dostlarla dün tesislere gidip Gaziantepspor ile oynadığımız hazırlık maçını izledik. Öncesinde aziz memleket Kayseri’ de biraz turlayıp hem şehirle, hem de dostlarla vakit geçirdik. İyi geldi.

Maç için tesislere vardığımızda yaklaşık 150-200 kişinin maçı takip etmek amacıyla tesislere geldiğini görmek bana moral verdi.

Bu sene takımın daha fazla desteği ihtiyacı olduğunu şehir olarak anlarız umarım. Gelelim maçı izleyebildiğimiz kadarıyla takımın kısa değerlendirmesine.

Öncelikle belirtelim. Son iki sezondur uygulamaya çalıştığımız pasa dayalı sistem yine sahadaydı. Kalabalık orta saha kurgusu ve defans arasına atılan toplar ile pozisyon bulma hevesimiz devam ediyor. Güzel olan şu ki attığımız 3 golün 2 tanesi bu oyun anlayışının meyvesi oldu.

İsim isim değerlendirecek olursak sanırım Cleyton ve uzun bir sakatlıktan dönen Engin’ den başlamam gerekiyor. Cleyton kesinlikle Ziani tarzında, daha az koşan ama daha teknik, akıllı pas yapan, sahaya dağılan arkadaşlarına yol açan, kumaşı çok ama çok kaliteli bir futbolcu. Oynadığı oyun, yaptığı asist ve attığı gol ilk defa izlememe rağmen beni tatmin etti. Daha da iyi olacak kanaatindeyim. Engin ise geldiği ilk günden beri Okay ile birlikte bu takımın geleceği olduğunu düşündüğüm iki isimden biri. Sakatlanana dek çok az fırsat verildi diye Şota’ yı eleştirmiştim. Dün oynadığı futbol ile beni yine utandırmadı ve bu takım içinde o formayı giyebileceğini gösterdi.

Beklerde sıkıntı yaşadığımız dün çok net bir şekilde ortaya çıktı. Erdal kaliteli ama eksikleri var. Braga’ dan getirilen Emre’ de sağ bekte istekli ama eksikti. Kamil şu kadroda sağ bekin tartışmasız favorisi. Ama bu iki bölgeye transfer şart. Stoperde Zurab sırıtmadı. Gel gelelim Berkay o bölgenin favorisi olmadığını bize kanıtladı. Bir kaç doğru hamle yaptı ama çok hantal. Eren oynadığı bölümde fena sayılmayan bir futbol oynadı. Stoperde denenen Salih Dursun ise kendinden emin bir oyun oynadı. Selim Teber misali ” ne iş verirsen yaparım hocam ” ifadesi tavırlarından belli.

Abdullah dün üst düzey oynadı ama bu Abdullah’ ın ilk 11 oyuncusu olduğunu göstermiyor. Yıllardır üzerine bir şey koymadan ve ne çok iyi, ne çok kötü futbol istikrarını bozmadan devam etmesi onun adına başarı sanırım. Riveros bıraktığımız gibi. Umut inanılmaz bir yetenek. Bence daha çok şans verilirse çok önemli bir oyuncu kazanmış olucaz. Topu alır almaz rakip kaleyi düşünen, oyunu rakip yarı sahaya taşıyan çok becerikli bir isim bence. Okay ise dün ayakta kalan ve akıcı oynayan bir görüntü verdi. Sizlerden isteğim biraz daha sabırlı olmanız bu çocuklara karşı. Bir kez daha belirteyim. Okay, Engin, Umut bu takımın geleceği.

Son olarak Ertuğrul. Ben o kaledeyken açıkçası kendimi rahat hissettim. Yediği golde bile hatası yoktu. Hatta tehlikeyi önceden sezip çok iyi alan daralttı ama yılların Underreatedı ( kıymeti bilinmeyeni ) Serdar Özbayraktar çok akıllı bir gol vuruşu ile golü buldu.

Özetle henüz umutlanmak için veya karalar bağlamak için çok erken. Sabır gerek, destek gerek. Bu takımın hepimizin olduğunu unutmadan…

Yerinde Açıklama!!!

Şehirde kabul etsekte etmesekte iki üst düzey futbol kulübü var ama ne yazık ki tek stadyuma sahibiz. Ve stadyum konusunda ortalığın karışmasına, birilerine malzemeler çıkmasına az kaldı. Bu konuda seçim zamanında oy sevdasına proje üretenleri, bu projeleri de durmadan vatandaşa empoze edenleri şimdi göreve çağırıyoruz. 

Bu stadyumun Kayserispor tarafından paylaşılamaması yada en azından paylaşmak istenmemesi gayet doğal. Her ne kadar stadyumun hali hazırda ki sahibi Büyükşehir belediyesi görünse de bütün masraflarını Kayserispor karşılıyor. Zemin ile ilgili bütün iyileştirme çabaları Kayserispor tarafndan yürütülüyor. 

Sadece geçen sezon çimlerin güneş ışığı ihtiyacını karşılaması amacıyla Hollanda' dan makinalar ihraç edildi ve bu ekstradan 750.000 € gibi hiçte küçümsenmeyecek bir maliyete neden oldu. Daha değiştirilen drenaj, çim vs. saymıyorum.

Şahsi kanaatim stadyumun masraflarına zerre katkısı olmayanlar stadyumu kimin kullanacağına karar vermesin bir zahmet. Para harcayan, emek harcayan, bu işe ön ayak olan hangi kulüpse bırakın orada oynamakta sadece onların hakkı olsun.

Murat Bildirici Röportajı.

Kısa da olsa Murat Bildirici ile bir iki kelam etme şansı bulduk. Yeni transferimiz ile ilk röportajı da Horanta.net adına biz yapmış olduk…  Transferinin gerçekleştiği için mutlu ve  heyecanlı olan  Murat az ama öz şeyler söyledi … Şimdi sözü ona bırakalım.

Muratt: Merhabalar Sevgili Murat. Kayserispor’ a transferin hayırlı olsun. Seninlebir iki kelam muhabbet etmek, taraftarlarımıza seni tanıtmak isterim. Vaktin var mı?

Murat Bildirici: Tabii ki abi. Zevk duyarım. Ben de sizlerin aracılığıyla taraftarımıza kendimi anlatmak isterim…

M.S: Teşekkür ederim. Öncelikle Kayserispor’ a hoşgeldin. Hayırlı uğurlu olsun, Allah utandırmasın… Neler hissediyorsun?

M.B: Sağol abi. Çok iyiyim. Amin.  Çok mutluyum. Takımda herkes bana çok iyi davranıyor. Sanki yeni gelmiş gibi değil, uzun süredir bu takımda forma giyiyormuş gibiyim.

M.S: Sevgili Murat. Aslen nerelisin. Futbola nerde ve ne zaman başladın? Biraz kendinden bahseder misin?

M.B: Abi aslen Elazığ’ lıyım. Almanya’ da Frankfurt’ ta doğdum büyüdüm. 19 yaşındayım. Futbola Frankfurt bölgesi amatör takımlarından VfR Kesselstadt da 5 yaşında başladım. Bu takımda yaklaşık 6 yıl oynadım. Daha sonra 1 yıl kadar Kickers Offenbach takımına transfer oldum. Buradan Eintracht Frankfurt’ a gittim ve 5 sene bu takımın formasını giydim. Kayserispor’ a gelmeden önce 2 yıl Wolfsburg’ da oynadım ve şimdi buradayım.

M.S: Anladım. Peki Kayserispor’ a transferin nasıl gerçekleşti? Birazda bundan bahseder misin?

M.B: Kısa ve öz anlatayım abi. Kayserispor beni, ben Kayserispor’ u istedim. Wolfsburg takımı ile anlaştılar ve beni transfer ettiler. Ben Kayserispor’ un gençlere verdiği önemi bildiğim için buraya gelmeyi çok istedim.

M.S: Bizim kulüpte genç gurbetçi transferlerini genellikle Genel Menajer Süleyman Hurma yapar. Senin transferinde Süleyman Hurma’ nın mı yoksa Shota hocanın mı etkisi oldu?

M.B: Her ikiside benimle görüştü ve gelmemi çok istediklerini söylediler. Bende seve seve kabul ettim.

M.S: Son olarak Kayserispor’ da hedeflerin neler sevgili Murat. Bir hedef belirledin mi kendine?

M.B: Öncelikle kendimi kanıtlamak ve Kayserispor’ da kalıcı olmak istiyorum. Bunun için çok çalışmam gerektiğini biliyorum. İlk etapta hedefim ise ilk 11′ de şans bulmak.

M.S: Çok teşekkürler sevgili Murat. Dilerim çok başarılı olur, bu takımın unutulmazları arasına girersin. Şimdiden yolun açık olsun diyelim…

M.B: Asıl ben teşekkür ederim abi. Takıma faydalı, sizlere layık olmak için elimden geleni yapacağımı bilmenizi istiyorum.  Kolay gelsin…

Ne Şimdi Bu?

Ntv Spor spikeri Tuğba Dural. Twitter da kullandığı profilini Arapça Allah yazan ve muhtemelen kendisine ait bir kolyenin fotoğrafını koyarak değiştirmiş. Attığı twitlere bunun üzerine anlamsız cevaplar verilmeye başlandmış. Benmi yanlış anladım orasını da bilmiyorum. Ama Tuğba Dural' ın profiline bakarken benim en tuhafıma giden twit aşağıda fotoğrafını koyduğum twit oldu. Şahsı buzluyorum ama bu onun eşşekliğini savunduğum için değil.. Tuğba Dural' ın profiline bakanlar arkadaşın kim olduğunu görecektir zaten. Bu arada sevgili Tuğba Dural' da bu tepkiyi gülerek karşılamış. İyi niyetten olsa gerek... 

İnançları, düşünceleri için insanları yaftalamayı bırakın artık. Muhtemelen bu eleman akıl baliğ bile değil ama yaftalama işini ergenliği henüz tamamlamayanlar yapmıyor artık bu ülkede...

Gazeteci Var, Gazeteci Var...

Bugün sabah iki farklı gazetenin internet sitelerinde aynı haberin farklı şekillerini gördüm. Tuhafıma gitti ve paylaşmak istedim. 

İlk haberi Hürriyet gazetesinde okudum. Haberinde diyor ki Hürriyet muhabiri Tolga Yenigün; " ..... İşin ilginç yanlarından biri Kayserispor’un bu tartışmada, Anadolu kulüplerinden değil, 4 Büyükler’den yana tavır takınması... " Yani Recep Mamur ya da Kayserispor' u temsilen biri gitmiş, toplantıya katılmış ve kulübün tavrını net bir şekilde ortaya koymuş. Bu haberin açılımı, açıklaması bu. 

Gelelim sevmediğim, her fırsatta eleştirdiğim Fanatik gazetesine. Haberi yapan kişinin farkı gazetenin adı ne olursa olsun hakedene hakkını teslim etmeyi gerektiriyor. Haberi yapan kişi sevgili abim Hakan Can. O haberinde demiş ki; " Kayserispor Başkan’ı Recep Mamur’un protesto gerekçesiyle katılmadığı toplantıda... " ve devamında da Kayserispor' un tavrı ile ilgili bir yorumda bulunmamış. Şimdi gazeteci var, gazeteci var. Yıllardır Uğur Meleke ile tarafsızlığına en çok inandığım kişilerin başında gelen Hakan Can bunu bir kez daha gösterdi bana. Kendisi gazeteciliğine ya da daha doğru bir tabirle haberlerine YORUMLARINI katmadığı, olduğu gibi aktardığı için bir teşekkürü hakediyor sanırım. Teşekkürler Hakan Can...

Şimdi biz gelir dağılımı konusunda ki tavrımızı özetleyelim. Kayserispor başkanı Recep Mamur Kulüpler Birliği Vakfı Başkanlık seçiminde kendisini yalnız bırakanlara karşı bir tavır aldı ve gelir dağılımı konusunda kendisini seçimlerde destekleyenlerden taraf olabilir. Ama bu şu gerçeği unutturmasın. Havuz sisteminin yanlışlığını her fırsatta dile getiren, nasıl dağıtım yapılması gerektiğini anlatan rol modeli ilk söyleyenlerden birisidir Recep Mamur. Ve bu konuda ki fikri değişmiş değil. Ama bazen arkanda duranlara sırt vermek zorunda kalırsın. Bu konuda ki hareketinin başka bir açıklaması yok... Bu görüşün, bu tavrın doğruluğunu, yanlışlığını tartışmakta Kayserispor taraftarlarına kalsın.

Gecikmeli Kutlama

Evet farkındayım gecikti kutlama ama ancak oldu işte. Dostlar idare eder eminim. Kayserispor Kulübünün tüzüğünde kabul edilen kuruluş tarihi olan 01.07.1966 dikkate alınarak 01 Temmuz günü Kayserispor kulübü ve taraftarları Kayseri Kadir Has tesislerinde 46. kuruluş yıldönümümüzü kutladı. Kapalı Kale organizasyonunda bir araya gelen yaklaşık 1000 kişilik taraftar grubu özel araçları ve otobüsleriyle 50 araçlık bir konvoy ile Karpuzatan' da ki tesislere gitti, idman izledi, idmanın bitimine müteakip meşaleler yandı, havai fişekler patladı, futbolcularla, teknik heyetle ve yöneticilerle sarmaş dolaş pozlar verildi. Ben işlerim nedeniyle ne yazık ki kutlamalarda yer alamadım ama günümüzün en güçlü iletişim aracı olan sanal alemde kutlamalara, hazırlananlara destek verdik. 

Uzun lafın kısası ; başarılarla dolu nice 46 yıllara Kayserispor' um... Sen oldukça içimizde yanan ateş hiç sönmeyecek... İyi ki Varsın Kayserispor...