26 Ocak 2012 Perşembe

Bir Santana Geçti!


Wolfsburg' dan transfer edildiğinde soru işaretleri ile birlikte gelmişti Kayserispor'a Santana. Ama o soru işaretleri daha ilk haftalarda kaybolmaya başladı. İlk sezonunda gerek attığı goller, gerek orta sahada ki parmak ısırtan performansı çok sevilmesine neden oldu. Gel gör ki bu iyi performansının yanında sakatlıkları da çok konuşuldu. Öyle ki taraftarlar arasında adı "kürdan Santana" ya kadar çıktı. Ama biz onu sakatlıklarından ziyade geçen sezon aramızda olduğu dönemlerde ki performansı ile hatırladık, andık hep. Bu sene ki kredisinde de bu performansın payı büyüktü. Fenerbahçe'ye karşı attığı gol sanırım Santana ile ilgili hatıralarımızda yaşatacağımız en güzel anılardan birisi.

Bu sene iyi performansını mumla aradık Santana' nın. Kötü oynamasına rağmen ortada ki Riveros - Santana ikilisi neredeyse hiç bozulmadı. Ama tabii bir yere kadar. Artık memleket hasreti midir, kötü oyununun etkisi midir bilinmez Santana bu sezonun ara transfer döneminde ülkesi Paraguay' ın Libertad takımına 6 aylık imza attı. 


Libertad Paraguay liginin önde gelen takımlarından. Sonuncusu 2008 de olmak üzere 14 Şampiyonluğu var Paraguay 1. Liginde ( Primera Division de Paraguay ) Paraguay Milli Takımına çok sayıda oyuncu veren kulüplerden. Adı bu sıralar Avrupa kulüpleri ile de anılan 1985 doğumlu Caceras' da Libertad forması giyiyor. Yolun açık olsun Santana. Biz seni sevmiştik. Toledo' dan sonra ki ikinci Paraguay' lı olarak hatırlanacaksın eminim.

Nihayet!!!


Nihayet şu son bir aylık süreçte üst üste iki güzel haber aldık. Bunlardan ilki Pazar günü Mersin' de aldığımız galibiyetti. Çok ahım şahım futbol oynamasakta uzun uzun zaman sonra geriden gelip kazanmak, hem de hoca tarafından resmen unutulan Kujoviç' in ayağından gelen gollerle kazanmak harika bir duyguydu. 


Maçın kısaca değerlendirmesinde ise Abdullah ve Riveros' un güzel oyunundan, Troisi' nin berbat ve ötesi, Sefa' nın ise bir önceki Fenerbahçe maçına göre yerlerde sürünen performansından bahsedebiliriz. Ve tabii bir de Kujoviç için satır başı yapmalıyız. 

Geçen sene sezon ortasında geldiğinde çok büyük umutlar beslenen Kujoviç bu sene toplamda 50 küsür dakika oyunda kalmasına rağmen Mersin İdman Yurdu maçında takımı kurtaran adamdı. Oyunda kaldığı 75 dakika da ona gelen her hava topuna hakim olması, çok uzun zamandır unuttuğumuz hareketli forvet anlayışını yeniden kazandırması, oynama isteği, arkadaşları ile yardımlaşması, yeri geldiğinde Troisi' nin yerine de oynayarak 2 kişilik efor sarfetmesi inanılmazdı. İlk golden sonra kızıma doğru koşması çok güzeldi. Zaten ikinci golde ben kendimi tel örgülerde buldum. Allah' tan kızım kucağımda değildi. Kujoviç kendisini yedek kulübesine hapseden, hatta bazen orayı bile çok gören zihniyete attığı iki harika golle tokat gibi bir cevap verdi. Umarım bu tokat birilerinin aklını başına getirir.



Gelelim ikinci mutlu olaya. Evet bugün 26 Ocak idi. Yani TFF' nin Ankara' da düzenlediği Olağanüstü Genel Kurul günü. Ben Genel Kurul ile ilgili bişey yazmak istemiyorum. Çünkü kayda değer tek konuşma Şenol Güneş tarafından yapıldı ve o dakikadan sonra Genel Kurul benim için bir tiyatro oyununa dönüştü. Gel gelelim Fedarasyon Başkanı Mehmet Ali AYDINLAR' ın konuşmasından sonra yapılan "Haklarında Şike ve Teşvik Primi İddiası Bulunan Kulüplere Uygulanacak Olan Yaptırımların Bir Kereye Mahsus Değiştirilmesi" konulu oylamada Kayserispor' un tavrı benim için çok önemliydi. Sürecin başından beri KBV ile ortak görüş paylaşan ve kendi taraftarlarını bile çileden çıkartan Kayserispor yönetimi bugünkü oylama da HAYIR oyu kullanarak gittikleri yanlış yoldan döndüler ve 58. maddenin değişmemesinden yana tavır koydular. 

Ardıardına iki güzel haber aldığımız bu haftanın devamının gelmesini diliyorum. Yüzümüz her daim gülsün..