13 Mayıs 2012 Pazar

Şapkayı Öne Koyma Zamanı


Her bakımdan lanet, iğrenç, tuhaf, saçma ve de bizim için berbat bir sezonu geride bırakmanın inanılmaz mutluluğunu yaşıyor ve bu duygumu sizlerle bir kez daha paylaşıyorum. Ayak oyunlarının oynandığı, bazı kişilere, bazı kulüplere özel uygulamaların yapıldığı, kimin elinin kimin cebinde olduğunun belli olmadığı , Türk Futbolunun tam manasıyla ve resmen katledildiği bir sezondu. Ne kadar dua etsek azdır bittiği için.

Kayserispor açısından bu sezon bin bir türlü hata, eksik ve noksanlarla geçti. Yanlış ve yersiz transferler, yanlış ve yersiz oyun anlayışları, yanlış ve yersiz yönetimsel hatalar ile ligi ancak 11. sırada bitirdi kulübümüz. Bu kötü gidişatın ve de bitişin nedenlerini tek tek irdeleyelim istedim.


Yanlış ve Yersiz Transferler;  Bu sezon yapılan ve " Genç Transferler " kılıfına sokulan bir çok transferden faydalanamadık. Bırakın faydalanmayı bu transferlerden kadroya girebilenlerin sayısı ne yazık ki çok ama çok azdı. Girenler takıma ne verdi, ne kadar verdi bunları çok tartıştık. Özetle biz bu yıl transferde en çok KALİTEYİ tartıştık. Öyle ki saha içinde takımı sırtlayacak, yönlendirecek lider bir oyuncu bulamadık ve bunun sıkıntısı inanılmaz yaşandı. Geçen yılın ilk devresinde Selim Teber, ikinci devresinde ise Ziani bu lider ruhu yerine getiren futbolcularımızdı. Önceki sezonlarda Topuz, Bülent Bölükbaşı, Johnson gibi bu özelliklere sahip, takımı ateşleyecek isimler kadrodaydı. Biz bu başarıyı bu sene ne yazık ki gösteremedik. Zurab' ın, İlhan Eker' in takım içerisinde pek bir fonksiyonları olmadığını gördük. Genç transferlerimizin ne yazık ki yaptığı hataları, kötü performanslarını ya da iyi oynadıklarında takdir edilmelerini sağlayacak bir isim yoku takımda. Vardıysa da bunu bize saha da gösteremediler ne yazık ki. Bunlar da bize bu sene yapılan "Yanlış ve Yersiz Transferler" i başarısızlık sebeplerinin en başına koydurdu. İşin aslına bakılırsa transferde Şota' nın etkili olduğu dönemlerde takıma kazandırılan futbolcuların katkısı çok fazlaydı. Bu sene bu denenmeli ve transferde tek yetkili Şota olmalı. Amrabat, Ziani, Alex, Zalayeta ve hatta şu an ki performansı ile Biseswar bunlara en iyi örnekler. Lütfen ne yapılması gerekiyorsa bu sene yapın.


Yanlış ve Yersiz Oyun Anlayışları; Transfer konusunda ne kadar doğru işler yapsa da saha içinde ki tercihleri sorunlu bir hocamız var. Şota Arveladze' nin oyun anlayışında ki doğrularını, yanlışlarını çok tartıştık. Basmakalıp bir sistemi elinde ki oyuncularının oynayıp oynayamayacağını düşünmeden inatla sahaya yansıtmaya gayret gösterdi. Hep sistemine göre oyuncu bulmaya çalıştı ama başarılı olduğu karşılaşmaların başarısı bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar azdı. Elinde ki mevcut oyuncuları kullanabileceği bir sistemi hiç denemedi, bırakın denemeyi bence düşünmedi. Bu da bize bir çok sıkıntı yaşattı. Mutlaka kendi gerçekleri vardır ama başarı için bazen kendinden feragat edeceksin. Etmezsen bu yüzden eleştirilirsin. Başarı gelmediği için hedefe alınır ve bütün sitemleri karşılamak zorunda kalırsın. Eleştirdiğimiz bir diğer konu bu sene ki oyuna müdahaleleri. Geçtiğimiz sezon oyuna müdahaleleri ile maç kazandıran Şota Arveladze, bırakın bu sene oyun kazandırmayı oyuna bile müdahale etmedi ya da edemedi. Bu konuda da Van Der Lem Hoca nın geçtiğimiz sezon takıma kattıklarını çok konuştuk. Gördük ki bu konuda haklıyız. Biz geçen sezon öyle maçlar yaşadık ki tarifi imkansız. Bir Ankaragücü maçı vardı ki dillere destan. Ama bu sene o görüntüden çok uzak kaldık. Şota' nın bu konuyu mutlak suretle değerlendirmesi, takıma müdahale ve oyun anlayışı konusunda eksiklerini gidermesi lazım ki seneye bu yıl yaşadığımız sıkıntıları yaşamayalım. 


Yanlış ve Yersiz Yönetimsel Hatalar; İşin püf noktası ve bence son dönemlerde ki en aciz yönetimsel hatalar bu sezon yapıldı. Gerek 3 Temmuz' dan bu yana gelişen süreçte takınılan tavır ve gösterilemeyen duruş, gerek taraftara yönelik bir türlü gerçekleştirilemeyen olumlu adımlar, gerek taraftarı tribüne çekecek işlerden uzak durulması bu senenin yönetim bazlı hataları oldu. Hoş biz bu hataları son bir kaç senedir sürekli yaşıyoruz ama bu sene ki gösterilen ve yapılan şeyler sınırları çok ama çok zorladı. Ne yazık ki basiretsizlikleri ve bir çok konuda ki yanlış taraf seçimleri başımıza olmadık işler açtı. Bizim yönetim kurulu başkanımız normal şartlarda sözü geçecek ağırlığa sahip biri konumunda. Ama bu ağırlığını ne yazık ki bu sezon hiç kullanamadı. Bizim yönetimin ses çıkardığı tek konu ne yazık ki transferler oldu. Aslında bu konuda haklarını yiyemeyiz. Her ihtimali göze alıp dik durdular ama bu yetmiyor bazen. Her konuda aynı dik duruşu aradık. Son dönemde takımın hiç olmadık yerde PFDK' ya sevki ne kadar yanlış bir taraf seçtiklerini yüzlerine vurdu ama geç kaldılar. Bir diğer konu ise bilet ve Kadir Has' tan taraftarı uzaklaştırma politikası. Biraz ağır bir itham olmuş olabilir ama ne yazık ki iş bu raddeye kadar geldi. Evimiz de oynadığımız bir Gs maçı var ki isyan bayraklarını açtırdı bize. Pankarttan tutun da, bayrağa kadar tribünü renklendiren ne kadar materyal var ise Kayserispor yönetimi tarafından yasaklandı, çok değil 3-5 hafta sonra korudukları Gs onları hayatlarında unutamayacakları bir kazık attı. Amrabat' a karşı yapılan transfer şikesi nedeni ile bu oyuncudan haftalarca faydalanamadık. Bilet fiyatlarında ki tutarsızlık cabası. Sezon başında yönetime sunulan bilet fiyatları ile ilgili proje kısmi olarak değerlendirildi ama yine yönetim bilet fiyatları konusunda sıkıntı yaşattı. Yine kombine alanlar mağdur edildi, yine stadyumun en etkili yeri olan alt tribünler boş kaldı.

Konunun Özeti; Yukarıda bahsettiğim ve de bahsetmeyi unuttuğum konular nedeniyle bu takım bu yıl başarısız oldu. Artık ŞAPKAYI ÖNE KOYMA ZAMANI. Dün dün de kaldı, bizim için artık yarın olmalı, yarın için çalışmalıyız. Artık verilen sözlerin tutulması, en azından tutulmaya çalışılması gerekiyor. Fazla bir beklentim var mı diye merak edenlere de cevap vereyim. Hayır...