23 Ağustos 2012 Perşembe

Para > Taraftar...

Görsel: Fransesco Totti Blog.

Aynı tas, aynı hamam. Dün neyse bizim yönetimin taraftar konusunda ki fikri, bugün aynı. Hala ticareti takım olmaktan, camia olmaktan önde tutan anlayış hakim. Profesyonelleşme, kurumsallaşma hikaye. Başarılıyız ama sadece alırken ve satarken. Sonrası tam bir FİYASKO... Geçtiğimiz sezon ve dahi ondan önceki sezondan sonra şimdi, şu anda, bugün yine KOMBİNE SKANDALI ile karşı karşıyayız. Yakındır çok kıymetli yöneticilerimizin ağzından " taraftar kombine almıyor, bu yıl şu kadar kombine sattık. " lakırdıları duymamız. 

Haksız değiller... Kombine almıyoruz. Alanlar var ama almayanlar çok daha fazla. Şehir zaten takıma karşı soğuk. Bu ön yargıyı kırmayı sadece transfer yapmak zannedenler de yönetimde koltuk sahibi olunca iş enteresan bir hal alıyor. Halbuki yok öyle bir şey. Yani iş sadece transfer yaparak sempatik görünmekte değil. Üstelik görünmüyorlar da. Bir yandan alıp, öbür yandan durmadan veriyoruz çünkü. Klasik kapalı çarşı esnafıyız şu anda.

2 yıldır Doğu Alt Tribün TARAFTARA kapalı. Sponsorlara " ücreti mukabilinde " kombine kart satışı yapılıyor. Sponsordan kasıt Organize Sanayii bölgesinde ki 3-5 " godoman " veya aidiyet duygusu taşıyan bir kaç iş adamı. Onları da bulamazlarsa zaten " Devletlu Padişahımızın " ricaları(!) ile mutlaka birileri küçükte olsa sponsorluk yarışına giriyorlar. Aldıkları 300 ila 500 kombine kart. Ortalama 3000 kombine kart bu tarz sponsorlara dağıtılıyor. Onlar da kendi efradlarına bunu ikram ediyorlar. 

Şimdi sorulması gereken soru şu. Kombineleri sponsorlara dağıtınca mı kazançlıyız yoksa taraftara bilet satınca mı? Yani madem Para > Taraftar diyorsunuz gelin bir de bunu irdeleyelim. 

Doğu Alt Tribünin kombineleri bu yıl 500 TL' den satışa çıkartıldı. Sadece Doğu Alt kombinelerini dikkate alıyorum. 17 lig + ortalama 5 Türkiye Kupası maçından hesap etsek 22 maç izlenebilecek o kombine kartla. Yani maç başına bilet fiyatı 22.72 TL ye denk geliyor. Doğu Alt için sabit bilet fiyatı 20 TL olsa 22 maç sonunda 1 kişiden kazanılacak olan para 440 TL. Yani kombine karttan kazanılan 500 TL' den az. Bunu bir kenara koyduk.

Şimdi gelelim bir de işin diğer tarafına. Ligde' ki galibiyet primleri açısından bakıldığında da o taraftar baskısı ile kazanılacak ya da en azından berabere bitirilecek maçların ekstra gelir olduğunu biliyoruz. Sezonun ilk maçında gördük ki Kayserispor' a karşı komplolar " hakem hatası " kılıfı ile başlatıldı. Hakemin Astigmat+Miyop+Hipermetrop olsa görebileceği iki penaltı güme gitti. Peki doğu alt tribünü dolu olsaydı bu 2 yanlış karardan en az 1 tanesi dönmez miydi? Daha önce yaşamadık mı biz bunu? Doğu Alt+Kuzey Alt ve diğer iki alt tribün sayesinde bir çok maç çevirmedik mi? 

Bir sezon boyunca evimizde oynadığımız 17 maçta o tribünlerde ki taraftarlarla 2 maç çevirsek elde edeceğimiz ekstra gelir 1 Milyon 780 Bin TL. Şöyle ki bu yıl galibiyet primi 890 Bin, beraberlik primi ise 440 Bin TL' ye yükseltildi. Yani biz doğu altı taraftara açarak her alanda daha çok kazanacak, daha çok kişiye ulaşacağız. Bir güzel tarafıda ne biliyor musunuz? Tam pilot kameranın karşısında ki o alan dolu olacak ve 25 Bin kişiye yok gözü ile bakanların gözleri açılacak. 

Lütfen biraz mantık, biraz beyin jimnastiği. Kurumsallaşmak demek, birilerine kombine satmak için kapılarında dolaşmak demek değildir, olmamalıdır. Bırakın kombine satılmasın. Zorunluluğunuz yoksa kombine basmayın. Ama takımı taraftarından uzak tutmayın. Taraftar bunu istiyor sizden.