25 Şubat 2019 Pazartesi

Xamil Ghinas'dan Hediye



İtiraf etmem gereken şeyler var ama etmeyecem. Sadece bir özür ve teşekkür borçluyum Hikmet Karaman'a. En büyük muhalifi benim belki de. Yalnız bizim taraftarlar arasında değil üstelik, Türkiye'de Hikmet hoca ismine benim kadar karşı olan muhtemelen zor çıkar, çıksa da 1-2 kişiyi geçmez.

Nedenlerimi burada sıralayıp bu güzel ortamı bozmak istemiyorum. Hocam, senden özür diliyorum ve teşekkür ediyorum. Ben senden bu özveriyi, bu azmi, bu başarıyı beklemiyordum. Şu ana kadar ağır yanıldım ama bu yanılgıdan dolayı zerre kadar üzülmüyorum. Aksine çokça mutluyum. İnşallah devamı gelsin.


Gelelim maça...

Yenilmemeyi galibiyet gibi saydığım bir maçtı. Konyaspor ne kadar eksiği olursa olsun kollektif oynayan, takım içi dayanışmanın üst düzey olduğu bir ekip. İyi anlaşıyorlar, birbirlerini tamamlıyorlar, açıklarını kapatıyorlar. Bu takıma karşı oynanabilecek en iyi oyunu oynadık ve takım olarak oynadık. Sanırım en önemlisi bu.

Atila'nın savunma ve hücum, Lopes'in ise hücum anlamındaki 1 haftalık iyi görüntülerinin kaybolduğunu söylemek lazım. Bunun yanı sıra Mensah yine Göztepe maçındaki oyunundan gerideydi. Her şeye rağmen takım olarak sahaya karakter koyduk Atila ve Lopes'in maç içinde eksik kaldığı yerleri Deniz ve Umut'la kapattık, Mensah'ın kısmen kötü oyununu Cherry zaman zaman 2 kişilik oynayarak atlatmamızı sağladı.


Şamil ise resmen takımın kaderini değiştirdi. Deniz mükemmel bir koşu gösterdi, Şamil'de o koşuyu gördü ve topu mükemmel bıraktı. Bu 3 puan Xamil Ghinas'dan hediye oldu resmen. Oyun içinde defansif aksiyon olarak iyi olsa da Şamil, oyunu açma ve ön alana taşıma konusunda önceki haftaların gerisindeydi. Buna rağmen maçı getiren pası attı. Deniz'in dokunuşu'da altın kadar değerliydi.

Oyunu doğru kurduk, doğru oynadık. Deplasmanda ne yapılması gerekiyorsa golü bulana kadar da bence harfiyen yaptık. Sabırlıydık, sabretmeyi öğrendik. Öğrenemediğimiz tek bir şey var. Skoru lehimize çevirdikten sonra 11 kişi ile defans yapmanın bize yaramadığı. Pas yüzdesi bu kadar yükselmiş bir takımın oyunu pasla soğutması, baskıya pas yaparak cevap vermesi, topu rakip yarı sahada tutması gerekirken biz inatla ve ısrarla yaslanıyoruz.


Biz ne zaman yaslandık, Konya o anda her şeyi lehine çevirdi. Asıldıkça asıldı. Son 10 dakikada Atila'nın çıkardığı 5 top var ki 2 tanesi ters kademe yapıp uzaklaştırdığı atak. Galibiyette bu çıkarılan 5 topun katkısı büyük. Hakeza Sapunaru. Yani çokça maaşallah. Yine topladı, savundu, çıkardı, oynadı ve oynattı. Hatta son 10 dakika sakat sakat oynadı.

Hikmet hocanın bu konuda mutlaka bir çözüm bulması gerek. Oyunu taşıyıp bir yere getiriyoruz ama skoru yaptıktan sonra çok çekiliyoruz.

İyi yaptığımız bir şeyi söyleyeyim bununla ilgili. Maç esnasında dikkatinizi çekti mi bilmiyorum; son 15-20 dakika Lopes ceza sahasının sağ köşesinde, Atila sol köşesinde savunma pozisyonu almış, Sapu ve Kucher ise yay etrafında durmuş vaziyetteydi. Takımın geri kalanı ise bu 4 kişinin arasına ve hemen ön kısmına dağılmış olarak savunma yaptı. Savunma merkezini çok daraltıp rakibin hamle ihtimalini en aza indirdik.

Bu doğru yapılan bir hamleydi. Çünkü Jahovic ve Yatabare'den yoksun Konya hücumu ancak ve ancak araya atılan toplarla pozisyon bulabilirdi. Kanattan yapacakları ortalarla pozisyon aramayacaklarını düşünen Hikmet hoca da muhtemelen bunu planlayarak merkez aksiyon alanını ve araya atılacak topları kesmek adına böyle bir defansif sistem kurdurdu. İşe yaradı mı? Yaradı. Ama yine de bizim bu baskıyı yemeden rakibi önde tutmamız, tutamıyorsakta en azından bu kadar yaslanmamamız lazım. Karambolden bir gol yesek altın 3 puan bir anda gümüş 1 puana dönecekti.


Aslında bir paragraf yetmeyecek, başlı başına bir yazı lazım ama onu şimdilik sonraya bırakıp buradan kısa da olsa Kapalı Kale öncülüğünde Konya'ya çıkarma yapan Kayserispor taraftarına da selam ediyor ve kendi adıma teşekkürü borç biliyorum. Her sene giderek büyüyor Kayserispor'un tribünlerde ki Kalesi. Onlar büyüdükçe göğsümüz kabarıyor. Yanlarında esamemiz okunmasa da gurbete çıkmadan önce tribüncü olan biri olarak duyduğum gurur bir yana, tribünde olamadığım için hissettiğim hüzün ve ızdırabı anlatmak zor. Yüreğinize sağlık Ahmet Dirgenali ve kardeşleri...

Velhasıl, Konyaspor galibiyeti Kayserispor'un talihini değiştirmek adına çok önemli bir mihenk taşıydı. Yenilmemek bile çok önemliyken 3 puan çok güzel oldu. Emeği geçen herkese teşekkür ederim.

Hikmet hocam, sana da ayrıca teşekkür ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum sizin...