Çoğuna Göre Messi, Benim İçin Cangele Emre

Messi' yi de çok severiz orası ayrı. Onun bu dünyadan olmadığını dile getirip sürekli konuşuyoruz zaten ama bizler için Cangele bir başka. Onun gibisi gelmez diye sürekli dillendiriyoruz ahvalimizi. Şimdilerde ise kendi içimizde bir Cangele' nin yetiştiği hissinin heyecanı ile yaşıyoruz. Mersin' lilere, hatta ülke sınırlarında ondan haberi olan herkese göre Messi, bana göre Cangele Emre (Demir) den bahsediyorum.

2012 yılında Mersin'in amatör kulüplerinden Kuvayii Milliye Spor' da oynarken, bir dost tavsiyesi üzerine izlenilerek kazandırıldı Kayserispor' a Emre. Müthiş bir tekniği, harika bir bileği ve zehir gibi oyun zekası olduğu söylenmiş, izlenen idmanlar sonrasında karar verilerek camiaya kazandırılmıştı. O gün bugündür zaman zaman Emre' yi sorup soruşturup, durumu ile ilgili bilgi alıyordum. Nihayet bugün hem babası, hem de kendisi ile tanıştım. Mersin'de izin yapan Emre' nin Yenişehir tesislerinde ki idman sahasında idmanına gittim babasının daveti ile ve bir kez daha çıplak gözle müthiş yeteneğini izleme şansı buldum.

Emre' yi izlerken babası Hayrettin Demir ile de bolca sohbet etme şansım oldu. Her şeyden önce Emre onun göz bebeği. Emre derken gözlerinde ki ışıltıyı, yüzünde ki ifadeyi görmeniz lazım. Her evlat babasının gözünde değerlidir elbette. İki kız babası olarak bunun ne demek olduğunu çok iyi biliyorum ama Hayretttin Demir' in bakışları bir başkaydı Emre' ye. Kayserispor' a, Süleyman Hurma' ya ve Recep Mamur' a olan minnetini anlatmakla geçti bütün vakti desem yeridir. Çok mutlu olduğunu ekledi her cümlenin sonuna. Kayserispor çatısı altında olmaktan duyduğu keyfi, gururu ve mutluluğu görünce göğsüm kabardı, gurur duydum camiamla. Çok karşılaşmıyoruz futbol dünyasında bu kadar aidiyet duygusu taşıyan insanlarla.

Hayrettin abi Emre' nin Kayserispor' a transfer olduğu dönemde bir çok kulüp tarafından istendiğini anlattı. Kayserispor' u seçmeden önce bir çok kulüp ile görüştüğünü söyledi. İyi de teklifler gelmiş ama yukarıda da bahsettim ya, bir dost tavsiyesi ile Kayserispor' u seçmiş hem kendisi, hem oğlu Emre. Hiç pişman değil. Aksine hala her gün kendisine gelen transfer tekliflerini " ben Emre' nin menajeri değilim, babasıyım. Bir teklifiniz var ise Kayserispor' un kapısını çalın. Onların izni olmadan bu görüşme olmaz. " diyecek kadar da minnet duygusu taşıyor. Gündemde dolaşan Barcelona iddialarını sordum. Doğruladı ama yine Kayserispor' u adres gösterdi. "Süleyman Hurma'nın, Recep Mamur' un haberi olmadan adım atmam. " diyor. Kendisini Barcelona adına arıyan ünlü menajer-scout şirketi sahibi kişiye de bu şekilde söylediğini özellikle vurguladı. Bu konu ile özellikle 

Recep Mamur' un Hayrettin Demir' den bir isteği olmuş. " Sadece Emre ile ilgilen, ona sahip çık, senden başka hiç bir şey istemiyorum. " demiş başkan. Hayrettin abi de o görevi layıkıyla yerine getiriyor. Bu da benim gözlemim. 

Ben Emre' nin babası ile tribünde sohbet ederken, Emre' de eski takımıyla sahada idman yapıyordu. Kulağım babasında olsa da gözlerim Emre' nin üzerindeydi. Pas çalışması yapıyorlardı. Arkadaşlarının tek amacı ayaklarına top geldiğinde Emre' yi bulmaktı. Herkes onunla pas yapmak için yarışıyordu. Emre' nin top kontrolü, top sürüşü, pas tercihleri ve pas atılacak yerleri seçme becerisi, boş koşu arayışı, topu atmak istediği yere atma yeteneği, topun neresine vuracağı konusunda ki ilginç ama bir o kadar da güzel seçimleri, top taşırken veya pas atarken kendisine olan güveni. Her şeyi ile bir kez daha, bir kez daha hayran bıraktı kendisine Cangele Emre. 

Hocasına bakışı müthişti. İdmanın sonlarına doğru hoca yan çizgide topladı çocukları. Emre' nin hocasına hayranlık duyduğu, onu çok sevdiği belli oluyordu.. Bu arada Emre' nin bugünlere gelmesinde büyük payı olan Kuvayi MilliyeSpor'un U-11 hocası İzzet Kızgın' a da selamlarımızı ve bu eşsiz yeteneği keşfettiği için minnetlerimizi sunalım.

İdman sonrasında Emre' nin babasından biraz müsaade isteyip Emre ile sohbet etme şansım oldu. Kayserispor' da çok mutlu olduğunu, hocalarını, yöneticileri, arkadaşlarını, Kayseri' yi çok sevdiğini söyledi. Günün birinde iyi bir futbolcu olmak istediğini vurguladı. Bizim için Cangele' nin çok özel birisi olduğundan bahsettim Emre' ye. Tanıyıp tanımadığını sordum. Tanıyormuş ve hatta komşusuymuş Kayseri' de olduğu süreçte. Aynı binada oturmuşlar. Cangele ile birlikte idman yaptığını da söyledi gururla. 

Bir internet sitesinde yapılan röportajı hatırlattım Emre' ye. Hangi takımı tutuyorsun diye sordum Kayserispor diye cevap verdi. Başka diye sormadan; " birde sırf renkleri benziyor diye Gs. " dedi. Babasının yanında o na dedim ki; " ekmek yediğin takımı tut, hakkını her daim savun ama hep kendi memleketinin takımının taraftarı ol. " Saolsun babası da bu sözümü destekler şekilde konuştu. Emre' den de bunun sözünü aldık.

Emre' ye kendisinden çok şey beklediğimizi söyledim. O da bunun farkında. Üstüne titrendiğini biliyor. Ne zaman oynarsın dedim Emre' ye; " 3-4 yıla kalmaz A takımdayım." dedi. Bu özgüvene bir başka hayran kaldım. Babası Hayrettin abi, Recep Başkan ile arasında geçen bir konuşmayı, daha doğrusu başkanın isteğini anlattı. " Başkan Emre' yi neden her zaman yanına götürmediğimi sordu. Ben de; başkanım daha küçük, araya biraz zaman koyuyorum ki büyüsün, uzasın, öyle getireyim,gözünüze küçük görünmesin. diye dedim. Olmaz, her gün getir, her gün görelim dedi. " diye anlatıyor başkanın ilgi ve alakasını.

İdman sohbet derken ayrılma vaktimiz geldi Emre' nin yanından. Vedalaştık hem kendisiyle, hem babasıyla. Bu sırada Emre' ye gösterilen ilgiye gözlerimle şahit oldum bir kez daha. Birlikte idman yaptığı takım arkadaşları Emre ile fotoğraf çektirmek için sıraya girmişlerdi. Emre' nin yüzünün kızardığını gördüm. Mütevazılığını okudum yüzünde. Benimle konuşurken de rahat edemediğini gözlemlemiştim ama fotoğraf çekinirken gördüğüm Emre bir başkaydı. Sonra ayrıldım idman sahasından. Emre' ye dua ederek ayrıldım.

Uzun lafın kısası, Emre bu yaşta olduğunun yarısı kadar büyüyünce olsun, Türkiye yepyeni bir yıldız kazanmış demektir. Mükemmel yeteneklerini, çok iyi bir aile terbiyesi ile harmanlayarak iyi bir insan ve başarılı bir futbolcu olman en büyük temennim Cangele Emre. Allah yolunu açık etsin.